Haberler :::
-
27.10.2023
Üniversitemizde Kahramanlık Türküleri ve Marşlar Konseri
Üniversitemizde, Cumhuriyet’in 100. yıl dönümü dolayısıyla “Kahramanlık Türküleri ve Marşlar” adlı anlatımlı konser gerçekleştirildi. Mahmut Goloğlu Kültür Merkezi’nde, Üniversitemiz Devlet Konservatuvarı Çok Sesli Korosu tarafından icra edilen konsere Akçaabat Kaymakamı Ramazan Kurtyemez, Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer, akademik ve idari personelimiz ile öğrenciler ve davetliler katıldı. Trabzon Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Müdürü Prof. Dr. Ayşegül Ergene’nin şefliğindeki konser "Kırım'daki Askerin Türküsü" ile başladı. İcra edilen eserlerden önce Trabzon Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Dr. Öğretim Üyesi Nuri Nalbantoğlu ve Dr. Öğretim Üyesi Tuğrul Karanfil Birinci Dünya Savaşı ve Milli Mücadele dönemi anlatımları ile konsere ayrı bir coşku kattı. Konserde “Çanakkale Türküsü”, “Dursun Kaptanın Türküsü”, “Karadeniz Marşı”, “Güçlükleri Yeneceğiz”, “Yiğitler Silkinip Ata Binende”, “Vatan Marşı” ve “Yüzüncü Yıl Marşı” eserleri seslendirildi. Ayakta İstiklal Marşı’nın okunmasından sonra koro şefi Prof. Dr. Ergene’ye teşekkür belgesi ve çiçek takdimi anlatıcı öğretim üyelerine ise protokol tarafından çiçek takdiminde bulunuldu. Akçaabat Kaymakamı Ramazan Kurtyemez, konser sonunda yaptığı konuşmada, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyeti kuran kadroları rahmet ve minnetle andıklarını söyleyerek Türkiye Yüzyılının daha güçlü bir yüzyıl olacağını ifade etti ve Cumhuriyetin yüzüncü yılını kutladı. Cumhuriyetin yüzüncü yılını kutlayan Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim ise başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün şehitlerimizi rahmetle andı ve Türkiye Yüzyılında icraatların hep birlikte çalışarak gerçekleştirileceğini vurguladı. Başkan Ekim, konserdeki emeklerinden dolayı Devlet Konservatuvarı akademisyenlerine ve öğrencilerine teşekkür etti. Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer, ise yaptığı konuşmada anlatıcıların bir tarih dersi edasıyla Çanakkale’de başlayıp İzmir’de düşmanın denize dökülüşünü anbean yaşattıklarını ifade etti. Konserle yüz yıllık Türkiye Cumhuriyeti’nin nasıl kurulduğunun çok hisli bir şekilde aktarıldığını kaydeden Çimer, “Anlatıcılarımıza çok teşekkür ediyorum. Önümüzde yüzyıllar var. Bu yüzyıla biz “Türkiye Yüzyılı” diyoruz. Artık gerçek yüzyılımız başlıyor. Ayaklarımız yere bastı. Bölgemizde güçlü bir ülke olduk. Zor koşullardan geçtik. Osmanlının son dönemlerinde biz elimizden çıkan kaynaklarımızı, topraklarımızı alarak Misak-ı Millimizi, Anadolu’da Türk devletinin varlığını perçinledik. Bundan sonra her alanda, ekonomide, eğitimde, teknolojide, içerde ve dışarda tam bağımsız Türkiye Yüzyılı başlıyor. Bunun için daha çok çalışacağız” dedi. Türkiye Yüzyılında gençlere ve öğrencilere büyük görevler düştüğünü dile getiren Çimer, “Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk de cumhuriyeti sizlere emanet etmişti. ‘Cumhuriyeti biz kurduk, onu yaşatacak ve koruyacak sizlersiniz’ demişti. Trabzon Üniversitesi’nin öğrencileri biz bu varlığı sizlere teslim edeceğiz. Milli şuura, milli tarihe, milli kültüre, cumhuriyete sahip çıkarak coşkuyla daha nice yüzyıllarda Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş yıllarını kutlamak hepimize nasip olsun. Bu cumhuriyeti kuran başta Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, şehitlerimizi gazilerimizi, hizmet etmiş bütün devlet adamlarımızı da büyük bir minnetle, rahmetle, saygıyla yad ediyorum. Hepinize bu geceye tekrar icabetiniz için teşekkür ediyorum. Ayrıca Akçaabat kaymakamımıza ve Akçaabat belediye başkanımıza da çok teşekkürlerimi iletiyorum” diye konuştu. Konserin icrasında piyanoda Trabzon Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Dr. Öğr. Üyesi Kâmil Onur Karataş, bağlamada Trabzon Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Öğr. Gör. Mehmet Timuçin Bakırcı, Ritim-Davulda Trabzon Üniversitesi Devlet Konservatuvarı Öğr. Gör. Özgün Arda Nural yer alırken kemençede Devlet Konservatuvarı öğrencisi Mustafa Kaan Demirci yer aldı. Öğrencilerden oluşan koronun tenor listesinde Abdurrahim Gönç, Melihcan Atasoy, Enes Çevik, Samet Polat; bas listesinde Abdullah Abışka, Celal Kokoğlu, Kaan Yazıcı, Mustafa Caner Yücesan; alto listesinde Ayşe Göde, Zuhal Dülger, Hilal Bukan, Elif Karlıklı, Nurşen Gür; soprano listesinde ise İrem Nur Kurt, İnci Aksoy, Sudenur Akkoç, Saliha Melek Özcan, Sude Nur Çuvalcı görev aldı. -
27.10.2023
Cumhuriyetimizin 100. Yılını Hep Birlikte Kutladık
Cumhuriyet’in 100. Yıl dönümünü münasebetiyle düzenlenen kutlama töreninde Üniversitemiz yönetimi ile akademisyen ve öğrencilerimiz bir araya geldi. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu’nun anıta çelenk sunması ile başlayan tören saygı duruşu ve İstiklal Marşımızın okunması ile devam etti. Törene Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Atilla Çimer ve Prof. Dr. Hüseyin Serencam’ın yanı sıra akademik ve idari personelimiz ve öğrencilerimiz katıldı. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu yaptığı konuşmada, “Gazi Mustafa Kemal Atatürk ‘Ey Türk Gençliği…’ diye başlayan hitabesinde ‘Birinci vazifeniz Türk İstiklalini ve Türk Cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir’ diyerek bize önemli bir emanet bırakmıştır. Bu doğrultuda Cumhuriyetimizin 100. yılında bize birer emanet olarak bırakılan gençlerimizi en güzel şekilde yetiştirmek asli görevimizdir" dedi. Yakın coğrafyamızda son derece üzücü olaylar yaşandığını hatırlatan Rektörümüz konuşmasını şöyle tamamladı: “Tüm bu yaşananlar birlik beraberlik içerisinde vatanımızı, ülkemizi, milletimizi korumak ve kollamak adına sorumluluklarımızın önemini bize hatırlatıyor. Değerli gençler, Cumhuriyet emanetini bizden sonra devralacak olan sizlersiniz. Onun kazanımlarını korumak, geliştirmek ve ülkemizi muasır medeniyetler seviyesine ulaştırmak için elinizden geleni yapın. Bunu yaptığınız zaman bu uğurda mücadele vermiş, şehit düşmüş, gazi olmuş ecdadımızın emellerini yerine getirmiş olacaksınız. Bu duygu ve düşüncelerle Cumhuriyetimizin 100. yılını idrak ettiğimiz bugünde Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve şehitlerimizi rahmet, hürmet, minnet ve şükranla anıyoruz." -
25.10.2023
100. Yılında Cumhuriyet Panelimiz ile Tarih Canlandı
Cumhuriyetin 100. Yılı kutlamaları çerçevesinde Üniversitemiz tarafından "Kuruluştan Türkiye Yüzyılına Cumhuriyet" konulu bir panel programı düzenlendi. Açılış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, “Türkiye Cumhuriyeti geçmişte olduğu gibin bugün de mazlum milletlere ilham veren tek güçtür” dedi. Dr. Öğr. Üyesi Nurettin Çakıcı "Bu güzel ülkeyi canlarını vererek bize bırakan şehitlerimize minnettarız" ifadesini kullanırken Prof. Dr. Rahmi Çiçek "Rejim üç kavram üzerine kurulmuştur; bunlar Misak-ı Milli, Misak-ı Maarif ve Misak-ı İktisadidir" vurgusunu yaptı. Prof. Dr. Hikmet Öksüz ise “Türkiye Cumhuriyeti’nin zemininde Lozan Barışı vardır” diyerek öğrencilere Cumhriyetin Kurucusu Atatürk'ün Gençliğe Hitabesini hatırlattı. “Kuruluştan Türkiye Yüzyılına Cumhuriyet” konulu panel programına Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu ve yardımcılarının evsahpiliğinde Akçaabat Kaymakamı Ramazan Kurtyemez ve Akçaabat Belediye Başkanvekili Cevdet Bayraktar’ın yanı sıra Avrasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Füsun Terzioğlu ile çok sayıda akademisyen, eğitimci ve öğrenciler katıldı. Panelde Üniversitemiz Türkçe ve Sosyal Bilimler Bölümünden Doç. Dr. Mehmet Akpınar moderatörlük yaptı. Mahmut Goloğlu Kültür Merkezinde gerçekleştirilen ve yoğun ilgi gören programa Üniversitemiz Fatih Eğitim Fakültesi Türkçe ve Sosyal Bilimler Bölümünden Prof. Dr. Rahmi Çiçek, İktisadi İdari ve Sosyal Bilimler Fakültemiz Tarih Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Nurettin Çakıcı ile KTÜ Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümünden Prof. Dr. Hikmet Öksüz konuşmacı olarak katıldı. Panelin açılış konuşmasını yapan Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, 100 yaşına basan Türkiye Cumhuriyeti’nin tarihte vermiş olduğu varoluş ve istiklal mücadelelerinin bugün tüm mazlum milletlere ilham verdiğini söyledi. Rektörümüz şunları kaydetti: MİLLETİMİZE EN UYGUN YÖNETİM ŞEKLİ “Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutlama onurunu bize yaşatan Allah’a hamdediyor, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını minnetle anıyoruz. Millet olarak önce evrensel bir pandemi sınavından geçtik, ardından büyük bir deprem geçirdik. Uzaktan eğitime mecbur kaldık. Nihayet bu dönem yüz yüze eğitime döndük. 2023 yılının ikinci yarısında yeni başarılara yelken açtık. Ancak tarihi insanlık kadar eskiye dayanan soykırım ve işgal planları ne yazık ki yeniden sahneye çıktı. Öyle ki; Dünyanın dört bir yanında inim inim inleyen soydaşlarımızın acıları karşısında bu törenleri yapmakta zorluk çekiyoruz. Bununla birlikte bugün mazlum milletlerin ümidinin yine Türkiye Cumhuriyeti'nde olduğunu görüyoruz. Cumhuriyetin kuruluşu ile elde ettiğimiz kazanımların ne kadar değerli olduğunu bugünkü dünya konjonktüründeki önemini bir kez daha anlıyoruz. 'Cumhuriyet Türk Milletine en uygun yönetim şeklidir. Cumhuriyet fazilettir' diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bir kez daha saygı ile anarken Cumhuriyetin ne büyük fazilet, özgürlüğün ne büyük nimet olduğunu daya iyi anlıyoruz. İstiklal Marşı Şairimiz Mehmed Akif’in ‘Ben ezelden beridir hür yaşadım hür yaşarım/Hangi çılgın bana zincir vuracakmış şaşarım’ nidasındaki gibi, ilanihaye Türk Milletine hiçbir güç ve kudret ket vuramayacaktır." Rektörümüz konuşmasının sonunda "Bugünlerde Filistin’de yaşanan menfur saldırıların bir an önce son bulmasını, Filistin’de özgür bir Filistin devletinin kurulmasını diliyoruz. Şu anda yapılan saldırıların ve binlerce insanın katili olan İsrail’i kınıyoruz” dedi. Osmanlı’dan Cumhuriyete Türkiye konulu sunumunda kronolojik olarak 18. Yüzyıldan başlayan anayasal gelişmeler üzerine konuşan Dr. Öğr. Üyemiz Nurettin Çakıcı, “23 Nisan 1920’de TBMM’nin kuruluşunun gerçekleşmesi ihtilaf devletlerini çok rahatsız etmişti. Fakat bu yenilenmeyi durduramadılar. 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet ilan edildi. 'Türkiye Devletinin şekli hükümeti Cumhuriyettir' denildi. Cumhuriyetin ilanı, daha önce yapılanların devamı niteliğindeydi. Bu güzel ülkeyi canlarını vererek bize bırakmış olan ecdadımıza, gazilerimize, şehitlerimize rahmet diliyoruz” dedi. NİCEL İLERLEME TEK BAŞINA YETMEZ Panelistlerden Prof. Dr. Rahmi Çiçek ‘Cumhuriyet ve Üç Misak’ konusunda konuştu. Cumhuriyetin 50. Yıl kutlamaları sırasında 1973 yılında da bugün olduğu gibi Filistin’de savaş olduğunu hatırlatan Çiçek, “Bu savaşın tarihi yine bugünkü gibi Ekim ayının başıydı. Buna rağmen Cumhuriyet büyük bir coşku ile kutlandı. Büyük açılışlar gerçekleştirildi. Büyük yatırımların haberleri verildi. İstanbul Boğaziçi Köprüsü açıldı. Keban Barajı açıldı, GAP’ın temelleri atıldı. Arkasından gelen kutlamalarda aynı coşku devam etmedi. Bugün de 100. Yılı kutluyoruz. Kuşkusuz bu kutlamaya bazı lekeler düştü. Ama biz cumhuriyete inanan insanlar olarak bu kutlamamıza coşku ile devam etmemiz gerektiğini düşünebiliriz. Osmanlı devleti kurulduktan 150 yıl sonra Fatih’le olgunlaşmaya başladı. Devletlerin hayatında 100 yıllık süreç büyük bir değildir” dedi. Çiçek şunları söyledi: “Osmanlı Devleti nasıl geniş kıtalara yayılma kanaati göstermiş ise Türkiye Cumhuriyeti Devleti de üç misak üzerine kurulmuştur. Bunlar Misak-ı Milli, Misak-ı Maarif ve Misak-ı İktisadi’dir. Cumhuriyeti bazılarımız suçluyor bazımız da yüceltiyor. Bunların hiçbirine gerek yok. Cumhuriyeti kuran kuşak Batı’dan etkilenmiştir. Ama mülki yapıya ya da sivil bürokrasiye baktığımızda ya Mülkiye, Mekteb-i Hukuk ve Askeriye mezunu bir kadro olduğunu görüyoruz. Bu kadronun Avrupa’da ve Dünyada ne olduğunu iyi okuyan kadrolar olduğunu biliyoruz. 1960’lara kadar devlet, insanları eğitmek istiyordu. İnsanların kapısına jandarma gönderiyordu. Cumhuriyet yüzyılında 2 binli yıllara geldiğimizde tüm il ve ilçelerimiz okullarla doldu. Bir süreç içerisinde zorlandığınızda geriye dönüp bakarsınız, geçmişteki gerçekliğinizi görüp yolunuzu bu şekilde ileriye çevirirsiniz. Bu hareket fabrika ayarlarına dönmek gibidir, ciddi faydalar verir. Nicel olarak bugün iyi rakamlara ulaştık ama yeterli değildir. Nitel olarak ciddi eksiklerimiz var. Dolayısıyla ‘nice ikiyüzüncü’ yıllara derken ancak eğitimde niteliği ön plana çıkararak artırmamız şart.” ÇÖKÜŞÜ EN İYİ YÖNETEN OSMANLI'DIR Milli İradenin Taçlanma Süreci hakkında konuşan Prof. Dr. Hikmet Öksüz ise tarihi gerçekler ışığında bugünkü konjonktürü harmanlayan bir sunumda bulundu. Öksüz, şunları dile getirdi: “İstilayı bertaraf edip istiklal mücadelesinde hürriyeti canı ile temin etmiş bir ecdadın mirasçılarıyız. ‘Yurtta barış dünyada barış’ demiş bir ecdadın torunlarıyız. Bugün Kuzeyimizde de Güneyimizde de kan akıyor. Dün de bu coğrafyanın her yanı kan gölüydü. Biz bugün burada huzur içinde yaşıyorsak bunu 1920’lerde bu millete kendini adamış olan o idealist kadroya borçluyuz. Ortadoğu’da kan akıtan tüm zalimleri lanetliyorum. Türk Milleti bu coğrafyada her zaman barış için var olmuştur. Vatan coğrafyasında çağın emeli ulus devlet inşa etmekti. Bunun dışında kalmak mümkün değildi. Bütün çağdaş imparatorluklar tarihte bir bir çöktü. Fatih’in mirasına sahip çıkmak isteyenler Ankara’yı başkent yapma iradesini taşıyanlardı. Güvende tutmak, korumak üzerine yeni bir strateji izlediler. Bugün hem Ankara’nın başkent oluşunun hem de Cumhuriyetin 100. Yılını kutluyoruz. Cumhuriyeti kuran kadro, İstiklal Harbini kazanan insanlardır. Onların idealizmi vatanı kurtarmakla kalmadı. Cumhuriyeti kurmakla da kalmadı. Çağdaş bir toplum ortaya çıkarmak için de var olan tüm enerjilerini sarf ettiler. Çoğunluğu elde edene iktidarı devretme olgunluğunu da gösterdiler. Seçimi kaybedip iktidarı bırakmaya karşı direnenlere karşı çıkmışlardır. İbn Haldun nazariyesinden hareketle; devletler doğar büyük yayılıp serpilirler, sonra bir geriye gidiş çöküş ve yok oluş vardır. Çöküşü en iyi yöneten devlet Osmanlıdır. 1920’de hakimiyetin karargâhı ilan edilip hakimiyetin kayıtsız şartsız millete ait olduğu ilan edilince bu uğurda büyük bir mücadeleye girildi. İstiklal Harbi bu şekilde başarılmıştır. Saltanatın ve hilafetin korunması da bu kapsama alınmıştır. Kurtarıcı Karizma, bir devlet kuruluşuna, bir rejim ihya etmeye adım attı. Bunların ilki saltanatın kaldırılmasıdır." CUMHURİYET’İN TABANI LOZAN’DIR “10 yıllık savaşlarda bu millet 3 milyon evladını kaybetti” diyen Öksüz, “Millet sıklet merkezini yitirince yeni bir sıklet merkezi aramaya başladı. Önce barışa ihtiyaç vardı. Lozan Barış Antlaşması imzalandı. Modern diplomasinin en kıdemli belgesi olarak halen uluslararası sisteme etki ediyor, hem de Türk Dış Politikasını şekillendiriyor. O barışı getirenlere şükran borçluyuz. Çünkü Türkiye Cumhuriyetinin zemininde Lozan Barışı vardır. Lüks bir coğrafyada yaşıyoruz. Böyle bir coğrafyada her zaman risk vardır. Güney sınırımızda Bin 288 kilometre Arap sınırımız var ama buraların hiçbir kesimi Arapların kontrollerinde değil. Bizim için en büyük tehdit kaynağı yine buralardır. En zayıf noktamız da buralardır. Bu hattı sağlam kuran kadronun hem tarihe hem de burada yaşayan kardeşlerimize yönelik bir sözleri var; siz bağımsız kalmak istiyorsanız buna büyük saygımız var. Bir gün Türkiye Cumhuriyeti olarak Güneye ineriz demeyeceğiz, bundan emin olun. Ama birileri sizi oyuna getiriyor, bunu da görün. Bu uyarıyı biz 28 Ocak 1920’de bir barış projesi olarak yaptık. Bu uyarıyı ‘Yurtta barış, dünyada barış’ diyen Cumhuriyetin Bânisi yaptı. Barış için bu coğrafyanın yine aynı kurtarıcı mesaja ihtiyacı var. Bununla birlikte Türk Gençliğinin de bir ödevi var; Türk Gençliğinin bugün ve yarın bu ödevi layıkı ile yapma mecburiyeti var Aksi takdirde ne olur, Gençliğe Hitabede ne yazıyorsa o olur. Gazze’de ne oluyorsa o olur. Bu tarihsel gerçekleri iyi algılayıp geleceğimizi dizayn etmemiz lazım. Dayanacak olduğumuz kaynak yeterlidir. Güçlüdür. Damarlarımızdaki asil kan bize yeter. Bunlardan vazgeçersek yeni Mehmet Akif’ler ararız ama bulamayız” dedi. Program sonunda panelistlere teşekkür belgesi verilirken tören toplu fotoğraf çekimi ile sone erdi. -
25.10.2023
33. Ulusal Özel Eğitim Kongresi Törenle Başladı
Üniversitemiz koordinatörlüğünde gerçekleştirilen "Cumhuriyetin 100. Yılında Özel Eğitim" temalı 33. Ulusal Özel Eğitim Kongresi KTÜ Prof. Dr. Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezinde törenle başladı. Trabzon İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Özel Eğitimciler Derneği (ÖZDER) ve TÜBİTAK iş birliği ile Üniversitemiz önderliğinde organize edilen Ulusal Özel Eğitim Kongresi'nin (UOEK-2023) açılışı rekor katılımla gerçekleşti. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Prof. Dr. Osman Turan Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirilen ve yoğun ilgi gören kongrede Üniversitemizi temsilen rektör yardımcılarımız Prof. Dr. Hasan Karal ve Prof. Dr. Atilla Çimer yer aldı. Kongre için Ankara’dan gelen Milli Eğitim Bakanlığı Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Mustafa Otrar da programa katkı sağladı. Açılış töreninde ilk konuşmayı Üniversitemiz Fatih Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Raziye Erdem yaptı. İlgi ve katılımdan duydukları memnuniyeti dile getiren Erdem, “Bu kalabalıklar çocuklarımızın geleceği adına bize ümit ve heyecan aşılıyor” dedi. ÖZEL ÇOCUKLARI TECRİT ETMEYELİM Erdem’in ardından kürsüye gelen Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Mustafa Otrar, Trabzon’un Türkiye için önemine değinirken programa katılmaktan duyduğu mutluluğu katılımcılarla paylaştı. Otrar, “Özel eğitim alan çocuklarımızın yükü babalardan çok anneler üzerinde. Ben bu annelere özellikle teşekkür ediyorum. Yöneticiler olarak kendimizi geliştirmek için nesnel anlamda sorgulamalar yapıyoruz. Çocuklarımızın eğitimi için neler yapabileceğimizi tartışıyoruz. Görme engelli, işitme engelli gibi ibarelerle sınıflandırma yaparak acaba özel çocukları özel sınıflara kurumun ukdesine bırakmış mı oluyoruz? Özel okullar oluşturmak ve bu çocuklarımızı toplumdan ayırmakla sorumluluk bizden gitmiş oluyor mu? Yoksa bu bir tecrit mi oluyor? Bu konulara dikkatle eğiliyoruz” diye özeleştiride bulundu. Bazen sınıf öğretmenlerinden özel eğitime muhtaç çocuklar için ‘Bu benim işim mi’ diye şikayetler aldıklarını söyleyen Otrar, “Biz de o zaman kendilerine ‘Peki kimin işi’ diye soruyoruz. Çünkü bu çocuklarımızın eğitiminden ve yaşamından hepimiz sorumluyuz” dedi. Otrar sözlerini şöyle tamamladı: “Hepinizin bildiği gibi eğitim sistemimiz içerisinde BİLSEM modülü var. Ama biz yıllardır dışarıdan modül transfer ediyoruz. Şu anda Bakanlık olarak iki ayrı test hazırlığındayız. Kendi test usullerimizi oluşturmak ve geliştirmek bence kendi SİHA’mızı yapmak kadar önemli.“ ÇİMER'DEN CUMHURİYET VURGUSU Konuşmasında 11 şehrimizi kapsayan ve 10 milyon kişiyi etkileyen depremlerde kaybettiğimiz insanları yad eden Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer, Filistin'deki zulmün de bir an önce son bulması dileğinde bulundu. Çimer; Fatih Sultan Mehmed’in fethettiği, Kanuni Sultan Süleyman’ın doğup büyüdüğü, Yavuz Sultan Selim’in valilik yaptığı, Atatürk'ün her gelişinde övgü dolu sözlerle taltif ettiği tarih, kültür, sanat, spor ve bilim kenti Trabzon’da Cumhuriyetin 100. Yılında müstesna ve önemli bir kongre düzenlemenin gurununu yaşadıklarını veciz sözlerle dile getirdi. Gerek topyekün verilen İstiklâl mücadelesinde, gerekse Cumhuriyet'in kuruluş sürecinde Trabzon'un Atatürk'e büyük güç verdiğini hatırlatan Çimer, "Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Samsun'a ilk çıktığında 'kendisine kalp gücü veren yurttaşların ilk safında Trabzonluların bulunduğunu asla unutmayacağı' şeklindeki sözleri bizim için çok değerlidir" şeklinde konuştu. Çimer ayrıca, Cumhuriyete kavuşmanın bir asrı aşan yıldönümünde Trabzon'un tarihi önemine işaret ederken, bu gibi etkinlik ve organizasyonlardaki 100. gurur yılı vurgusuna da övgüde bulundu. Daha sonra özel eğitim ile ilgili görüşlerini dile getiren Prof. Dr. Atilla Çimer, "Hayat sınıfta başlayıp sınıfta bitmiyor. Çocuklarımızın eğitim süreçlerinden sonra ticari, sosyal, kültürel hayatları oluyor. Büyüyüp gelişiyorlar. Evlenip yuva kuruyorlar. Öğrenciyi belli okullarda kısıtlayarak ya da tecrit ederek yaşatamayız” dedi. Çimer şöyle konuştu: “Üniversitemiz 2018 yılında kurulmuş olsa da biz 1960’lardan bugüne Fatih Eğitim Fakültemiz ile 1998'den bu yana da Özel Eğitim ve Rehberlik bölümü çatısı altında öğretmenler yetiştiriyoruz. 2018 yılına kadar bu bölümler KTÜ’ye bağlıydı, şu anda da bu programı KTÜ’de düzenliyoruz. Karadeniz Teknik Üniversitemizi de ‘baba ocağı’ olarak görüyoruz. 1950 yılında Mitat Enç önderliğinde Ankara Gazi Eğitim’de Özel Eğitim Bölümü’nün kurulması ile başlayan süreç bugünlere kadar muhakkak ki gelişerek gelmiştir. Ancak biz bugün bulunduğumuz yeri yeterli görmüyoruz. Kendi bölümümüzde doktora programını da aktif etmek istiyoruz. Akademisyenlerin, ailelerin ve öğretmenlerin bir bütün halinde özel eğitime daha ciddi katkılar vermesini diliyoruz.” PANEL ÇALIŞTAYLARLA DESTEKLENİYOR Programda daha sonra Akçaabat ekibinin horon gösterisi sahne aldı. Arkasından ise Üniversitemizce geliştirilerek Teknofest’te görücüye çıkan ve özel öğrenciler için büyük önem arz eden TİD3B - 3 Boyutlu Sanal Türk İşaret Dili Tercümanı uygulaması Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Doç. Dr. Mustafa Otrar tarafından incelendi. Doç. Dr. Mitat Enç’in anılması ve kızı Zeynep Enç’in misafirlere hitap etmesinden sonra ise program aşamasına geçildi. Çalıştaylarla desteklenen panelin ilk gününde Prof. Dr. Bülbin Sucuoğlu (Hacettepe Üniversitesi), Prof. Dr. Hatice Bakkaloğlu (Ankara Üniversitesi) ve Prof. Dr. Şerife Yücesoy Özkan (Eskişehir Osmangazi Üniversitesi) ilk günde Cumhuriyet’in 100. Yılında Özel Eğitim konusunda konuştular. Her Yönüyle Özel Eğitim Kongresi İlk kez Doç. Dr. Mitat Enç anısına 1991 yılında "Özel Eğitim Günleri" adıyla başlayan Ulusal Özel Eğitim Kongresi Cumhuriyetin 100. yılında 25-27 Ekim 2023 tarihleri arasında Trabzon Üniversitesi önderliğinde Trabzon’da gerçekleştiriliyor. Bu yılki teması “Cumhuriyetin 100. Yılında Özel Eğitim” olarak belirlenen kongre kapsamında özel eğitimin Türkiye’deki tarihsel gelişimini bilimsel olarak değerlendirebilmek ve sonraki yıllar için yapılacak çalışmalara ışık tutması hedefleniyor. Kongre içeriği ise, erken müdahale ve erken çocuklukta özel eğitim, kaynaştırma/bütünleştirme uygulamaları, aile eğitimi ve katılımı, özel eğitimde öğretmen eğitimi, özel gereksinimli yetişkin bireylerin eğitimi/istihdam, özel eğitimde geçiş süreçleri, özel eğitimde teknoloji destekli eğitim, özel eğitimde uzaktan eğitim, özel eğitimde tanılama ve değerlendirme, özel eğitimde yasal konular, bilimsel dayanaklı uygulamalar/etkili uygulamalar alanlarını kapsıyor. Kongreye sunulacak bildiri özetleri hakem değerlendirmesine alınarak ve kör hakemlik değerlendirmesi sonucunda kabul edilen bildirilere programda yer verilecek. Cuma gününe kadar devam edecek kongreye Trabzon ve çevre illerin yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanından akademisyen, öğretmen ve öğrencilerin yanı sıra yöneticiler ve aileler yoğun ilgi gösteriyor. Kongrede ayrıca alan ile ilgili birbirinden önemli kitap kaynakları da sergileniyor. -
19.10.2023
İl Sağlık Müdürlüğü ile 'Gençlik ve Ruh Sağlığı' Toplantısı
Üniversitemiz ile İl Sağlık Müdürlüğü arasında “Gençlik ve Ruh Sağlığı” konulu toplantı gerçekleştirildi. Gençlerin ruh sağlığının korunması ve güçlendirilmesi amacıyla iş birliği sağlanmasının kararlaştırıldığı toplantıya Trabzon İl Sağlık Müdürlüğü Halk Sağlığı Hizmetleri Başkan Yardımcısı Dr. İbrahim Kul ile Üniversitemiz Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Atilla Çimer katıldı. Trabzon Üniversitesi Rektörlüğü'ndeki toplantıda gençliğin ruh sağlığı ve bağımlılıkla mücadele kapsamında sosyal ve kültürel etkinliklerin planlanması ile diğer kurum ve kuruluşlarla yapılacak işbirlikleri konuşuldu. Ruh sağlığını destekleme ve farkındalık konularının önemine değinilen toplantıda sigara, alkol ve madde bağımlılığıyla birlikte davranışsal bağımlılıklar ve sağlıklı yaşam gibi konularda da farkındalık çalışmaları yapılacağı vurgulandı. Ziyarette Üniversitemiz Psikoloji Bölüm Başkanı Dr. Öğretim Üyesi Fatma Dilek Şeker, Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Tuğçe Mehlika Şanver ile Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar Birim Sorumlusu Aynur Büyükgöz ve Sosyal Hizmet Uzmanı Tuğçe Karacaoğlu da hazır bulundu. -
18.10.2023
Medeniyet Algımız ve Gençlik Konferansına Yoğun İlgi
Üniversitemizde düzenlenen “Medeniyet Algımız ve Gençlik” konulu konferansa katılan Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Kemal Şamlıoğlu “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılındayız, bu coğrafyanın adı 'Bereketli Hilal’dir. Bereketli Hilal’in çocukları kendi değerlerinden kopmadan yeni dünyaya yeni bir tahayyül ve tasavvuru bir medeniyet tasavvuru ortaya koyacaktır” dedi. Programa her yaş grubundan yüzlerce kişi katıldı. Şamlıoğlu, gençlerin sıcak ilgisinden ve sorularından son derece memnun kaldı. Üniversitemiz Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Yeniler Kulübü işbirliğinde düzenlenen zengin içerikli program bugün Fatih Yerleşkemiz Mahmut Goloğlu Kültür Merkezinde gerçekleştirildi. Akademisyen ve eğitimcilerin yanı sıra üniversite ve orta öğretim öğrencileri programa yoğun ilgi gösterdi. Konferansta Filistin’deki insanlık zulmü tüm konuşmacılar tarafından lanetlendi. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, açılış ve karşılama konuşmasında medeniyetin nimetlerinden yararlanırken mancınık misalinde olduğu gibi; ne kadar geriye gidilirse aynı oranda ileriye dönük feraset penceresi açıldığını dile getirdi. Âşıkkutlu, “Geçmişinden kopan toplumlar hem tarihlerini kaybediyor, hem de güçlü kültürlerin güdümüne giriyorlar. Medeniyetin sağladığı kaynakların sonuna kadar kullanırken ortaya çıkan risklere karşı gençlerimizi koruyacak enstrümanları kullanmalıyız. Bu açıdan kadim kültürümüz, Millî manevi değerlerimiz bizim için son derece değerlidir” dedi. Daha sonra Nusret Torpi’nin moderatörlüğündeki konferans programına geçilirken Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Doç. Dr. Kemal Şamlıoğlu samimi ve sıcak tarzı ile her yaştan genç gruplara hitap etti. Fatih Eğitim Fakültesi 1999 dönemi Edebiyat bölümü mezunu olduğunu söyleyen Şamlıoğlu, “Fatih Eğitim Fakülteli olmaktan gurur duyuyorum. Aslen Rizeliyim, 15 yıla yakın Trabzon’da yaşadım. Akçaabat İmam Hatip Lisesinde de 3 yıl okudum. Benim açımdan çok güzel senelerdi. Ülkemizde çok güzel bir gençlik yetişiyor. Bizim gençliğimizde ayrımcılık ve bencillik yok. ‘Bereketli Hilal’in çocukları olarak tüm insanlık adına bir şeyler yapmaya, tüm dünyanın kurtuluşu için hayır ile adaletten yana olmaya çalışıyoruz” diyerek sözlerine başladı. KENDİ MEDENİYETİNE YABANCILAŞMAK Medeniyetin gençlikle bağlantısını okurken eski/yeni tartışmalarla 200 yıl üzerinden değerlendirme yapmanın doğru olacağını belirten Şamlıoğlu, “Tanzimata bakınca aslında biz millet olarak Cumhuriyetimizin 200. yılındayız, Cumhuriyet böyle bir birikimin üzerine kuruldu. Aslında bu coğrafyanın adı Bereketli Hilal’dir. Bereketli Hilal’in çocukları yeni dünyaya yeni bir tahayyül ve tasavvuru bir medeniyet tasavvuru ortaya koyacaktır. Bu nedenle gençlerin kanaatleri bizim için çok değerlidir. Karşımıza medeniyet mevzuu çıkartılınca yeni olan hep muteber midir?.. Eski olan her zaman yanlış mıdır? Böyle bir zorlamadan geçmiş milletiz. Böylece bizi geçmişimizden kopardılar. Biz bunun yansımasını TRT’deki Gönül Dağı dizisinde gördük; orada bir kahraman var, Sefer. Bir gün ameliyat oluyor, eşi Zahide’yi hatırlayamıyor. Eşi içerliyor. Sonra ise eşine şunu söylüyor; aklım seni unuttu ama kalbim seni unutmadı diyor. Belki 300 yıldır bilginin, bilimin, sadece akıl merkezinde vahiyden kopartılması yönü ile tartışılması gereken bir şey. İnsanı eşref-i kâmil olarak inşa eden yaklaşımların değeri vardır. Yeni; içi doldurulması gereken bir mefhum olarak bize sunulurken onun karşısında teknik bir medeniyet algısı olarak önümüze getiriliyor. Aslında bu algı konvansiyonel olarak kendi medeniyetine yabancılaşmayı da önümüze getiriyor. Eğitim yaklaşımlarında bunu yaşadık. Eğitim felsefesi yaklaşımlarını önümüze getirenler oldu. Pragmatik yaklaşımları önerenler oldu. Salt kendi akademik başarısı ile başarılı olunduğunu hem temel eğitimde hem yüksek eğitimde önümüze getirenler oldu. Bununla eşzamanlı, şahsiyet, ahlak, sanatsal ve sportif faaliyet dediğimiz değerlerin verilmesi gerekiyordu. Ama bizi tek kutuplu, tek taraflı bir zemine itmek istediler. Bu yaklaşım belli zamanlarda hoşumuza gitti ama derinliği kaybetmiş olduk." dedi. DÜNYA VATANDAŞLIĞI DAYATMALARI Bakanlık olarak son dönemlerde bazı yeniliklere gittiklerini belirten Şamlıoğlu, “Daha güçlü, eleştirel düşünebilen, toparlayıcı, açık, dışa dönüklüğü merkeze getirmeye çalışıyoruz. Güçlü bir öğretmen profili ile bunu yapmaya gayret ediyoruz. Öğrencilerimizin okuma değerlendirme süreçlerini ve 4 farklı zamanda okuma kabiliyetlerini geliştirmek için birçok farklı formatla çalışıyoruz. Salt sınavı kriter alan kapsamdan çıkarak, çocukların daha fazla anlattığı ve tartıştığı bir zemin oluşturmanın gayretindeyiz. Son yüzyıla gelecek olursak; özellikle 1. ve 2. Dünya Savaşlarından sonraki yeni düzende birçok şeyi yaşadık. 90’lı yıllardan sonra bize medeniyet tasavvuru bağlamında yeraltı ve yerüstü zenginlikler bir olacak, herkes hakça paylaşacak, savaşsız bir dünya olacak… 2011 sonrasında asimetrik bir savaş sistemine sokularak insanın ötekileştirildiği, soğuk savaşa iten, homo homini lupus denilen yaklaşımı merkeze alan modeli ülkelere bir medeniyet tasavvuru olarak sundular. Dünya vatandaşlığı budur dediler. Biz ise insan ahsen-i tâkvimdir deyip tüm insanları yaradılışla eşit gören, adaleti merkeze alan, Anadolu irfanının biriktirdiği, rüyaları şekillendiren anlayışı tüm dünyaya belli dönemlerde gösterdik” şeklinde konuştu. DÖRT AYAKLI EMPERYALİZM TEHDİDİ Filistin’de hepimizin gözleri önünde vahşice hiçbir orantı gözetmeden zalimce tutumlar gördüğümüzün altını çizen Şamlıoğlu şunları kaydetti: “Hakkı üstün tutan, adaleti esas alan büyük bir mücadele var. Bu mücadelenin merkezinde insanı merkeze alan ve onun üzerinden tüm insanlığa hayrı taşıyan bir tasavvurdur. Onlar dört kavram ortaya koyuyorlar; medeniyetin değerini salt Londra merkezli olarak görüyorlar. Buna natural determinism diyorlar. İlk olarak eski olan hiçbir şey değerli değildir diyorlar. Onun dışındaki yeni şeyler medeniyetin taşıyıcısıdır diye ekliyorlar. Akılcılık dedikleri kendi akılları dışındaki tüm akılları reddeden anlayıştır. Üçüncü olarak, bireycilik var. Yani her koyun kendi bacağından asılır felsefesi var. Dördüncüsü de Sekülerizm. Her şeyin bu dünyadan ibaret olduğunu iddia eden yaklaşım. Biz bu dört akımı bir tarafa bırakıp, ‘Bereketli Hilal’in çocukları olarak bir şeyler yapmaya, tüm insanlığın kurtuluşu için hayır ile adaletten yana çalışan anlayışla çalışıyoruz. Bunu yapacak olan genç kardeşlerimiz olacaktır. İnsanlık adına ortaya koyduğumuz her şey ahirette karşımıza çıkmış olacaktır.” ÖĞRETMEN ADAYLARINA CEVAPLAR Konferansın son bölümü öğretmen adayı öğrencilerle karşılıklı sohbet şeklinde geçti. Öğretmen atamaları ve mülakat ile ilgili olarak yöneltilen sorulara Millî Eğitim Bakan Yardımcısı Şamlıoğlu, “Mülakat sistemi çoklu veriye dayalı bir sistem, emeğin zayi olmasını hiçbirimiz arzu etmeyiz. Sayın Bakanımız da büyük hassasiyet gösteriyor. Mülakat zaten MEB’in kanunlarında mevzuatında var olan bir uygulama. Bakanlık olarak diyoruz ki, biz sadece öğretmen yeterliliklerini bir sınav odaklı veya akademik bilgi beceri birikim şeklinde algılamayacağız. Yüzde 50 civarında bunu değerlendireceğiz. Örneğin 10 bin öğretmen alımı yapılacaksa 30 binlik havuzumuz KPSS puanı ile oluşturulacak. 30 bin arkadaşımıza da mülakat yapacağız. Bunu yaparken de 45 dakikalık bir aralıkta yapmak istiyoruz. Tanışma, sorular, sunum gibi. Sonrasında kendisine sorulan diğer akademik bilgiler ile ilgili kendi kanaatlerini yazılı ve sözlü şekilde aktardığı ve kamera önünde değerlendirmenin yapıldığı bir sistem oluşturmanın peşindeyiz. Böylece oluşacak yüzde 50’şerli puanların kullanılmasıyla sınav odaklı değil, problem çözme yöntemleri, iletişim becerileri, derslerdeki sesi kullanma özellikleri, eğitim yöntemlerini kullanma ya da sözlü müzakerede kendi alanı ve branşı ile ilgili derinlemesine tasavvuru, bilgi birikimi, onunla bağlantılı yaklaşımları gibi birçok değişken olacak. Mülakata girecek kişinin komisyonu tanımadığı, kamera kaydı altına alınan güvenilir bir yapı oluşturulacak. Çoklu veriye dayalı mülakat sistemi diyebiliriz. Öğretmenlik mesleğine girişle ilgili Öğretmen Meslek Kanunundaki değişiklikler gözetilecek. Millî Eğitim Bakanlığı akademi de kurarak bu süreçteki teorik alanları dikkate alan bütüncül bir yaklaşımı önümüzdeki günlerde açıklayacağız. Emeğinizle geleceksiniz ve emeğiniz zayi olmayacak. Çocuklarımız bizim emanetlerimiz” şeklinde cevap verdi. ÖĞRETMENİN STATÜSÜNÜ YÜKSELTTİK Sınıf geçme uygulamasını zorlaştırdıklarına işaret eden Şamlıoğlu, “Bunu öğretmenin statüsünü yükseltmek için yaptık. Süreç odaklı bir yaklaşımla sonuç odaklı olma anlayışından kurtulacağız. Öğretmenlerimizin bu değişiklikleri yakından takip etmesini istiyoruz. Açık liseleri kapattık, çünkü 2 buçuk milyon gencimiz oraya geçmişti. Yıl sonunda 3 ay devamsızlık yapan çocukları affediyorduk, bunu da düzenledik. Şu anda öğretmenleri her alanda güçlendiren ve kariyeri asli meslek olarak gören bir anlayış geliştiriyoruz. Mesleki gelişim süreçlerini daha güçlü tanımlayacağımız bir aşamaya geçiyoruz” ifadelerini kullandı. Şamlıoğlu eğitim sistematiği ile ilgili diğer bir soruya da şu şekilde cevap verdi: “21. Yüzyıl becerileri deniyor, bizim ürettiğimiz kültürel bellek her şeyi ile var ve önümüzde duruyor. Eğitim sistematiği ile daha farklı işler yapmak istiyoruz. Bir öğretmen arkadaşımızın hakkı zayi edilmeyecek, inançlı insanlar olarak bunun altında kalmaya biz fırsat vermeyeceğiz. Çocuklarımızın daha fazla düşünen, okuyan, yazan gençler olmasını istiyoruz. Kelime hazinesinin artırılması projemiz var, bunları henüz açıklamadık. Edebiyat ve Türkçe dersleri çok değerli hale geldi. İnsan kaynağı takviyesini de mutlaka yapacağız. Atamalarda bu hususu dikkate alacağız. Güncelleme ve gerçekliklerle ilgili çok yetkin bir grup oluşturduk." Programa Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu’nun evsahipliğinde Halk Sağlığı Genel Müdür Yardımcısı Dr. Köksal Hamzaoğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi Trabzon İl Başkanı Dr. Sezgin Mumcu, Gençlik Kolları Başkanı Mahmut Çavuş, Trabzon Gençlik ve Spor İl Müdürü Lokman Arıcıoğlu, Akçaabat Belediye Başkan Vekili Cevdet Bayraktar, Trabzon İl Millî Eğitim Müdürü Hasan Uygun, Ortahisar İlçe Millî Eğitim Müdürü Cemil Karakaş, Akçaabat İlçe Millî Eğitim Müdürü Mehmet Usta, TÜGVA Trabzon Şube Başkanı Hakan Özgören ile akademisyen ve öğrenciler katıldı. Bakan Yardımcısı Şamlıoğlu’ndan önce bir konuşma yapan Kariyer Geliştirme Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürümüz Öğr. Gör. Recep Çolak, Merkez olarak dünyadaki gelişmeleri yakından takip ederek mezun öğrencilerin kariyer planlamalarına destek olduklarını söyledi. Çolak, “Geleceğe yön veren, tarihe şan veren lokomotifin merkezi her zaman gençlik olmuştur. Biz de gençlerimizin kariyer yolculuğunu sürdürmeleri için gerekli gayreti göstermeye çalışıyoruz” dedi. Millî Eğitim Bakan Yardımcımız ve beraberindeki heyet daha sonra bir dizi programa katılmak üzere Üniversitemizden ayrıldı. -
16.10.2023
TRÜ Her Aşamada Trabzon Turizminin Yanında
Üniversitemizin de katılımıyla düzenlenen Trabzon Turizm Çalıştayı, Karadeniz Teknik Üniversitesi Prof. Dr. Osman Turan Kültür ve Kongre Merkezinde gerçekleştirildi. Çalıştayda sektör temsilcilerine hitaben bir konuşma yapan Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, “Trabzon’un turizmden hak ettiği payı alması noktasında her türlü akademik katkıyı vermeye varız” dedi. Trabzon turizminin her yönü ile masaya yatırıldığı Trabzon Turizm Çalıştayı yoğun ilgi gördü. Trabzon Valiliği himayesinde gerçekleştirilen kongrede katılımcı olarak Üniversitemiz de yer aldı. Programda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası ve Karadeniz Teknik Üniversitesi temsilcileri ile birlikte sektör temsilcileri de katıldı. Basının ve öğrencilerin yakın ilgi gösterdiği turizm çalıştayında sektör temsilcilerine hitap eden Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, Trabzon turizminin gelişmesi için her türlü projeye ve iş birliğine açık olduklarını dile getirdi. Rektörümüz, başvurusunu yaptığımız Turizm Fakültesi’nin kurulması ve önümüzdeki yükseköğretim dönemine yetişmesi noktasında son derece heyecanlı ve ümitli olduklarını ifade etti. TURİSTİN IRKI OLMAZ Trabzon’un geçtiğimiz yıl 797 bin düzeyinde kaydedilen turist sayısının 2023 yılının ilk 9 ayı sonunda 1 milyon 200 bine yaklaştığını belirten Rektörümüz, “21. Yüzyıl dünyasında tüm iddialı rakipler turizmin vizyon, imaj, tanıtım ve reklam unsuru olmasının yanında çok yüksek ve sürekli mali girdiler elde ettiklerini bilerek durmaksızın çalışıyor. Dünyanın en büyük olimpiyat ve organizasyonlarında bile turist sayısı, sportif başarılar kadar değer görüyor. Turizmin dini, dili ve sınıfı olmaz. Hele hele ırkçılık gibi büyük bir insanlık suçunun turizm sektörü ile bir arada anılmasına hiçbirimizin müsamahası olamaz. Yerli-yabancı her turistin şehrimiz ve ülkemiz için büyük bir değer ve tanıtım elçisi olduğunu aklımızdan çıkarmayalım” çağrısında bulundu. BÜYÜK AVANTAJLAR Bölgenin yeşil-mavi çekimine sosyal ve akademik katkılar sunulması yoluyla orta vadede Trabzon’un Karadeniz’in Antalyası haline gelebileceğini belirten Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, “Bir taahhüt olarak, turizm sektörümüzün yükselişine ışık tutacak her yeni fikir ve öneriye açık olacağımızı, her projeye katkı sunacağımızı bu çalıştay sathında beyan etmek isterim. Trabzon dağlarıyla, yaylalarıyla, denizi, köyleri, mutfağı, doğası, tarihi, eğitimi, ekmeği, iklimi, futbolu ve insanı ile birçok şehirden önde ve çok daha şanslı bir şehir. Bu şansı turizm sektörü yönünden avantaja dönüştürmek için Trabzon Üniversitesi olarak biz hep en ön sırada yer alacağız” ifadelerini kullandı. UZUNGÖL VE ULAŞIM Karadeniz Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Hamdullah Çuvalcı da Trabzon’da üç üniversite bulunduğunu, bu kurumlarda dil eğitimi, otelcilik, aşçılık, gastronomi, yöneticilik ve sağlık turizmine dönük katkılar üretildiğini ifade ederek şunları söyledi: “Bilim kurumlarının turizme birçok yönden katkısı olabilir. Trabzon Üniversitemizin turizm fakültesi için başvurusu oldu, bu başvurunun müspet neticelenmesini ve önümüzdeki dönem açılmasını temenni ediyoruz. Trabzon şehir olarak turizm sektöründen çok daha büyük pay alabilir. Biz bu gibi çalıştay programlarıyla bunu belki bir günde ortaya koyamayabiliriz ancak bu gibi başlangıçlar çok önemlidir. Örneğin Körfez ülkelerinin büyük önem verdiği Uzungöl için bir ring projesini konuşabiliriz. Turistler Yazın Uzungöl’e neden iki saatte ulaşabiliyor; sağlık turizminden nasıl daha fazla pay alabiliriz; konuşalım, tartışalım ki bugün olmasa da bir gün bir sonuç üretebilelim” dedi. YIL BOYUNCA TURİZM Daha sonra kürsüye gelen Trabzon İl Kültür ve Turizm Müdürü Tamer Erdoğan programdaki konuşmasında Üniversitemizin de aralarında bulunduğu turizm paydaşı kurumlara teşekkür etti. Bu kurumlarla iş birliği halinde yeni projeleri ürettiklerini belirten Erdoğan, “Öncelikli hedefimiz Trabzon için turizmin 12 ay devam etmesini temin etmektir” dedi. Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Erkut Çelebi ise, “Turist sayısının artışı maalesef otel ve işletmelere henüz tam yansımadı. Gelen turistlerle ilgili bu ters orantı, kayıtdışı turizmin artmasından kaynaklanıyor. Kayıtdışı turizm devam ederse otelcilerimiz gelecekte büyük sıkıntılar çekecektir. Bosna Hersek’te 5-6 yıl önce Körfez ülkelerinden gelen turistler büyük girdi sağlıyordu. Daha sonra büyük küskünlük doğdu ve şu anda orada turistik yatırıma bağlı mağduriyet var. Benzer duruma düşmeyelim. Geçen yıl depremden dolayı bir duraksama oldu ancak şu anda özellikle turistik disiplin ve tesisleşmenin sağlanması gerekiyor. Yarıda kalan tesislerin tamamlanması şart. Trabzon’da resmi olarak 25 bin yatak sayısı var. Oysa yaylalara çıkıldıkça basit usül işletme şeklinde evlerin adeta otele çevrildiğini gördük. Dere kenarında kurulan çadırları pazarlıyorlar, ne yazık ki buralardan 5 yıldızlı otel parası alınıyor. Bu çalıştaydan ayrı şekilde yürütülecek yönetim ve kontrol uygulamaları ile güçlendirilmesi lazım. Rusya-Ukrayna savaşından sonra her iki ülkeden güvenli ikamet için Trabzon’a gelmeye çalışan insanlar var. Direkt uçuş ve gemi seferi sağlanırsa bu konuda da ciddi bir turizm girdisi doğar” dedi. TURİZM FINDIĞI SOLLADI Ticaret Borsası Başkanı Eyüp Ergan yakın geçmişe kadar bölgenin en büyük geliri fındık iken şimdi bu üründen elde edilen gelirin yerini turizme bıraktığını söyledi. Ergan, “Zamanında fındıkta 90 bin ton civarında rekoltemiz vardı, şimdilerde 40 bin tona geriledi. 150 milyon gelir elde ediyoruz. Turizm ise 1 milyar doları geçti. Turizmin önemini anlatmaya gerek yok, kendisini dile getiriyor” vurgusunu yaptı. YABANCI SAYISI AÇIKLANDI Yetkili uzmanların verdiği bilgilere göre; Trabzon’u yabancı turist olarak en çok Suudi Arabistan’ın tercih ettiği, bu ülkeden geçen yıl 70 bin, 2023 yılının geride kalan 9 aylık diliminde ise 90 bin kişi geldiği belirlendi. İsrail’den gelenlerin sayısı 2022 yılında 4 bin 300 iken, bu rakamın 2023 itibariyle 7 bini geçtiği, Körfez ülkelerinden gelen turist sayısının ise düşüş göstermeye başladığı bildirildi. Trabzon’da 7 bin 400’ü Ortahisar olmak üzere toplam 9 bin 400 yabancının -sürekli- ikamet kaydı bulunduğu duyuruldu. Yabancıların en fazla Nitelikli Dolandırıcılık ve Kasten Yaralama suçlarına karıştıkları, suç oranlarının ise düşüşte olduğu bildirildi. Turistlerin karıştıkları olayların ise son iki yılda ortalama 18-20, mağdur oldukları olay sayısının ise 14-18 olduğu kaydedildi. ODAK GRUBA TRÜ DAMGASI Çalıştayda daha sonra bilgilendirme sunumu gerçekleştirildi. Sabah oturumunda Doç. Dr. Coşkun Erüz moderatörlüğünde, Ebru Naz, Rabia Karabacak ve Nuh Tezcan sunumlarda bulundu. Öğleden sonra ise Trabzon için Alternatif Turizm Türlerinin Geliştirilmesi, Turizm Sektörünün Kurumsallaşma Problemleri ve Trabzon Turizminde Sürdürülebilirlik Sorunları başlıklı çalıştay masaları oluşturularak görüşmeler yapıldı. Üniversitemiz Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksekokulundan Dr. Öğretim Üyesi Elif Sis Atabay ile Öğr. Gör. Dr. Sevda Kanca ve Öğr. Gör. Gülay Çakmak çalıştayın üç ayrı masasında moderatörlük görevi üstlenirken odak grup çalışması şeklinde gerçekleştirilen aşamalarda günboyunca ortaya çıkan tespit, şikayet, talep ve öneriler raportörlerce geniş kapsamlı yazılı bir rapora dönüştürüldü. -
09.10.2023
Cumhurbaşkanlığı Resmî Açılış Törenine Katıldık
Cumhurbaşkanlığımızca Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezinde gerçekleştirilen 2023-2024 Akademik Yılı Açılış Törenine Üniversitemiz heyeti de katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ve rektörleri ağırladığı programda Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu ve beraberindekiler Trabzon Üniversitesi’ni temsilen yer aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan törende yaptığı konuşmada toplumların değerinin ilim ve bilim insanlarına verilen değerle ölçüldüğünü belirterek, "Sürekli gelişmenin, ilerlemenin, gücünü muhafaza etmenin yolu, bilimde, kültürde ve sanatta mümbit bir iklime sahip olmaktan geçer. Bizim üniversitelerimizin üzerine titrememizin arkasında işte bu anlayış vardır" ifadelerini kullandı. Geniş katılımlı törende Rektörümüz ile birlikte Prof. Dr. Suat Ünal, Doç. Dr. Semra Çinemre, Dr. Öğretim Üyelerimiz Yaşar Selçuk Erbaş ve Ercan Sarıcaoğlu, Araştırma Görevlimiz Fatma Eski ve yeni dönem yüksek lisans öğrencilerimizden Tayyar Safa Sağdıç ile lisans öğrencilerimizden Tuğba Nur Şeker hazır bulundu. -
03.10.2023
Üniversitemizde 2023-2024 Akademik Yıl Açılışı Gerçekleştirildi
Üniversitemiz 2023-2024 Akademik Yılı Açılışı Fatih Yerleşkemizde düzenlenen törenle gerçekleştirildi. Açılış münasebetiyle İletişim Fakültemiz önündeki Atatürk Anıtı önünde düzenlenen programa Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, rektör yardımcılarımız Prof. Dr. Atilla Çimer, Prof. Dr. Hasan Karal ve Prof. Dr. Hüseyin Serencam’ın yanı sıra akademik ve idari personelimiz ile öğrencilerimiz ve aileleri katıldı. Anıta çelenk sunulmasıyla başlayan törende saygı duruşunda bulunularak İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından kürsüye gelen Rektörümüz Âşıkkutlu yeni döneme ilişkin önemli mesajlar verdi. Yeni eğitim öğretim yılının tüm öğrencilere, ailelere ve akademisyenlere hayırlı olmasını dileyen Rektörümüz, “Geçtiğimiz üç yıl içinde bir kısmı global bir kısmı yerel ölçekli, ciddi afetler yaşadık. Tüm insanlığın her açıdan ders çıkarması gereken musibetleri geride bıraktık. Öğrencilerimizden ayrı kaldık. Bu afetlerin ortaya çıkardığı sonuçlar bakımından üniversitemiz ve tüm üniversiteler on-line olarak eğitim öğretim vermek zorunda kaldı. Uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin kalitesine ulaşamayacağını gördük. İnşallah bundan sonra herhangi bir afete maruz kalmaksızın eğitime devam ederiz” temennisinde bulundu. Yükseköğrenim müesseselerinin ancak öğrencilerle varolabileceğini belirten Âşıkkutlu, “Öğrencilerimiz yoksa bizim de burada olmamızın bir anlamı yok” ifadesini kullandı. Rektörümüz daha sonra şunları söyledi: “Öğrencilerimizden uzak kaldığımız dönemde biz de onlar için kampüsümüzün alt ve üst yapıları ile ilgili önemli eksikleri giderdik, bu mekanlarda sorunsuz eğitim öğrenim görmeleri için gayret gösterdik. Çok şükür, bugün itibariyle üniversitemizin bir eksikliği bulunmuyor. Şimdi iş bize düşüyor; eğitimciler olarak yeni dönemde yeniden alanımızla ilgili akademik dünyaya yönelmeye başlayacağız.” Akademisyenlerden bir yandan bilimsel projelerini sürdürürken diğer yandan öğrencilerin düzenli ve verimli çalışmalarına destek vermelerini de isteyen Rektörümüz Âşıkkutlu, “Öğrenciyi motive edecek olan hocalardır. Hocaları da motive edecek olan öğrencilerdir. Eğitim ve öğretim karşılıklı etkileşimle gerçekleşen bir olgudur. Kıymetli öğrencilerimiz, dersleriniz 2 Ekim itibariyle başladı. Ders atamalarınız, kayıtlarınız ve ders paketleriniz yenilendi. Ufak tefek sorunlar günü gününe giderildi. İyi şeyler yapacağınıza inanıyorum. Hepinize sağlıklı, verimli ve başarılı bir eğitim öğretim yılı diliyorum” diyerek sözlerini tamamladı. -
02.10.2023
Üniversitemiz Fatih Sultan Mehmet Camii Dualarla Açıldı
Üniversitemiz Fatih Yerleşkesi içerisindeki Fatih Sultan Mehmet Camii’nin açılışı Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş’ın da katıldığı görkemli törenle gerçekleştirildi. Trabzon Üniversitesi Fatih Sultan Mehmet Camii’nin açılışı için düzenlenen geniş kapsamlı programa Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Emin Aşıkkutlu ve yardımcılarının evsahipliğinde; Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Vali Aziz Yıldırım, Bölge Adliye Mahkemeleri Cumhuriyet Başsavcısı Mustafa Yalçın, Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Mustafa Erdem, KTÜ Rektörü Prof. Dr. Hamdullah Çuvalcı, İl Müftüsü Selami Aydın, Adalet ve Kalkınma Partisi İl Başkanı Dr. Sezgin Mumcu, Akçaabat Kaymakamı Ramazan Kurtyemez, Akçaabat Belediye Başkanı Osman Nuri Ekim ile il ve ilçe protokolünün yanı sıra akademisyenlerimizle öğrencilerimiz katıldı. CAMİLER ŞEHİRLERİN RUHUDUR İstiklal Marşı’nın okunması ve Kur’an-ı Kerim tilavetinin ardından Trabzon Valisi Aziz Yıldırım programda yaptığı konuşmada, “Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla; bu güzel Kutlu Doğum Haftasında, bizleri bir araya getiren Rabbimize sonsuz şükürler olsun. Mü’minler için cami hayatın kendisidir. Mü’minler yalnızca yüce Allah’ın Huzurunda eğilmenin hazzını camide hissederler. Cami kişiye dini bir şuur kazandırır. İslâm medeniyetinde camisiz hiçbir şehir mevcut değildir. Bu sebeple Peygamber Efendimiz Medine’ye varır varmaz sahabe efendilerimizle birlikte cami inşa etmişlerdir. Camiler şehirlerin ruhu olmuştur. Bu caminin inşasında emeği bulunan herkesten Allah razı olsun'' dedi. 'EL CÂMİ', 'CAMİA' VE 'CAMİ' Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş ise konuşmasında “Sizlere üç ana kavramdan bahsetmek istiyorum. Bunlar; “El Câmi’, Camia ve Cami’dir. Biliyorsunuz el Câmi ismi, Rabbimizin Esma-ül Hüsnâsından biridir. Nasıl ki El ‘Câmi ismi şerifi ile Rabbimiz bizleri kuşatıyorsa; camilerimiz de bizleri kuşatmaktadır. Dili, dini, ırkı ne olursa olsun bu böyledir. Bu yüzden mabetlerimize cami deriz. Camia ise üniversite demektir. Bilgiyi, ilmi, hocaları ve talebeleri içinde toplayan anlamına gelmektedir. İşte Trabzon Üniversitesi; hangi fakülte hangi bölüm olursa olsun bizim için değerli ve makbuldür. İlahiyat ilimleri ne kadar kıymetli ise Astronomi, Tıp, Fizik, Kimya bilimlerinin her birisi de ayrı ayrı kıymetlidir. Bugün burada el Cami’ ismi şerifi ile Camia’yı birleştiriyoruz. Trabzon Üniversitesi Fatih Sultan Mehmet Camii’nde tüm öğrencilerimizi, mahalle sakinlerini burada ibadete davet ediyoruz. Camilerimiz mihraplarıyla, kürsü ve minberleriyle esasında bir eğitim yuvasıdır. Ülkemizin her yerinde 90 bin camimizde hocalarımız Kur’ân, Hadis, İlmihâl, Tefsir dersleriyle çocuk, genç, yetişkin herkese hizmet ediyorlar. Sadece Cuma günü kürsüdeki vaazlarıyla değil. Milli Eğitim Bakanlığımız ile yaptığımız işbirliği çerçevesinde okul öncesi çağındaki 1 buçuk milyon çocuğumuza bu dersleri anlatma imkanı bulduk. Burada da namazlardan önce ya da sonra inşallah örnek bir suffe olacaktır'' ifadelerini kullandı. DOĞU KARADENİZ'DE TEK Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu da cami açılış programına katılan herkese minnet ve şükran duygularını dile getirerek cami hakkında bilgiler verdi. Rektörümüz yaptığı konuşmada, “Camimiz 4 bin metrekare alanda yaklaşık Bin 100 metrekare taban zemini üzerinde 5 yıl gibi bir sürede, emsallerine kıyasla oldukça düşük maliyetle tamamlanmıştır. Camimiz, son dönem Osmanlı ve İlk dönem Cumhuriyet mimarileri ile örtüşerek; yekpare örtü kubbesi, dört fil ayağı üzerine oturtulmuştur. Çatısı aslan göğsü statikle çatılan, ortada ayrıca bir kolona ihtiyaç duymayan Doğu Karadeniz’in en büyük ‘kubbe açık mimari tekniği’ ile inşa edilmiş; böylece çok ferah ve aydınlık bir iç mekâna sahip olmuştur. Aynı zamanda estetik kontrast ve geleneksel sade mimari tarzı, çifte minaresi, çevresinde kapalı-açık sosyal alanları, donatıları, diğer müştemilatı, kadın ve erkek ibadet yerleri ile bir yandan üniversitemizin öğrenci, akademik ve idari personel olarak binlerce mensubuna hizmet edebilecek, diğer yandan da halkımızın kullanımına açık olacaktır” dedi. Daha sonra Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, beraberindeki heyetle birlikte ve dualarla açılış kurdelesini kesti. Erbaş, cemaate öğle namazını kıldırırken hemen akabinde caminin yan tarafında bulunan Gençlik Merkezi’nin de açılışı gerçekleştirildi. Sağanak yağmura rağmen cami açılışına çok sayıda davetli katıldı. Daha sonra Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu tarafından Prof. Dr. Ali Erbaş’a Trabzon el işi telkâri hediye edildi. Erbaş da “Bu kitapta Zat-ı Âlinizin de katkıları vardır” dediği Hadis kitaplarından bir seti Rektörümüze hediye etti. Ayrıca açılış konuşmasının sonunda Rektörümüz tarafından Diyanet İşleri Başkanı’na “Vav Başı” temalı bir tablo takdim edildi. Akçaabat Müftülüğü görevlileri ve Fatih Sultan Mehmet Camii İmamı Zafer Şahin, açılış töreninden sonra misafirlere ikramlarda bulundu. -
27.09.2023
Çağın Favori Bölümlerine YÖK’ten Kuruluş Onayı
Üniversitemiz Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültesi bünyesinde 4 bölüm açıldı. Sosyal tabanlı üniversite yönü ile öne çıkan TRÜ’nün yeni açılan bölümlerle daha da güçleneceği vurgulandı. Trabzon Üniversitesi (TRÜ) Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültesi bölümleri Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından onaylandı. Buna göre Fakültede Bilgisayar Mühendisliği, Yapay Zekâ Mühendisliği, Yazılım Mühendisliği ve Dijital Oyun Tasarımı bölümleri açılmış oldu. YÖK tarafından onayı verilen bölümlerin Trabzon Üniversitesi ve bölge için çok önemli bir kazanım olduğunu belirten Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, “Son tercihlerde yüzde yüze yakın kayıt ve doluluk oranına ulaşan bölümlerimizin ardından Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültemizin resmiyet kazanmış olması bizlere çifte mutluluk yaşattı. Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültemizin dört bölümü bulunacak. Bunlardan özellikle Dijital Oyun ve Yapay Zekâ Mühendisliği bölümleri günümüzün ve geleceğin çok önemli bölümleri haline gelmiştir. Türkiye genelinde bu bölümlere sahip olan beş üniversiteden biri konumundayız. İnanıyoruz ki yakın gelecekte Trabzon Üniversitesi Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültesi ülke çapında kendisinden söz ettiren marka bir fakülte haline gelecektir” değerlendirmesinde bulundu. TEKNİK HAZIRLIKLAR DA TAMAM Robotik kodlama, yapay zekâ, bilişim ve ileri bilgisayar sistemleri konusunda güçlü bir altyapıya sahip olduklarını belirten Rektörümüz, “Hâlihazırda Yapay Zekâ ve Robotik Kodlama Merkezimiz ile Büyük Veri ve Dijital Dönüşüm Ofislerimiz aktif durumda olup başarılı çalışmalar yürütüyor. Günümüzde Bilgisayar Mühendislikleri en çok tercih edilen bölümlerin başında yer alıyor. Bu kapsamda Yazılım Mühendisliği tüm dünyada aranan bir branş olarak öne çıkıyor. Öte yandan Yapay Zekâ, büyük-küçük bütün teknolojik teşebbüslerin merkezinde yer alıyor. Dijital Oyun Tasarımı ise özellikle çocukların ve gençlerin favorisi olacak bir sektör. Ayrıca son yıllarda modelleme ve simülasyona dayalı tasarımlar dünya genelinde askeriyeden tıbba, eğitimden üretime; tüm sektörlerde kendine geniş yer buluyor. Diğer yandan Üniversitemizin Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültesi bölümleri içerisinde yer alan Yapay Zekâ Mühendisliği programı Karadeniz Bölgesi’nde ilk ve tek olma özelliğine sahiptir. Bu vesileyle Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültemizin ve bölümlerimizin kuruluş ve açılışına onay veren başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere; Sayın YÖK Başkanımız ve çalışma ekibi ile emeği geçen mesai arkadaşlarıma ve tüm paydaşlara şahsım ve üniversitem adına bir kez daha teşekkür ediyorum” dedi. -
26.09.2023
Çarşıbaşı MYO’da Görev Değişikliği
Üniversitemiz Çarşıbaşı MYO Müdürlüğü görevini vekaleten yürütmekte olan Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Hasan Karal görevi asaleten atanan Dr. Öğr. Üyesi Lokman Şılbır’a devretti. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Atilla Çimer, Prof. Dr. Hasan Karal ve Prof. Dr. Hüseyin Serencam’ın evsahipliğinde Çarşıbaşı Meslek Yüksekokulu Yerleşkemizde gerçekleşen devir-teslim törenine Çarşıbaşı Kaymakam Vekili İsmail Koçdoğan ve Çarşıbaşı Belediye Başkanı Mümin Nuhoğlu ile öğretim kadromuz katıldı. Devir teslim töreninde bir konuşma yapan Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, ilçe halkının üniversiteyi sahiplenmesi, iş insanlarının da burs desteği sağlaması durumunda Çarşıbaşı Meslek Yüksekokulu’nun yakın tarihlerde ülke çapında adından söz ettirecek hale geleceğini söyledi. Özellikle ilçelerdeki meslek yüksekokullarında sosyal etkileşimin önemli olduğunun altını çizen Âşıkkutlu, “Sadece tek taraflı düşünülürse bir süre sonra öğrenci geri dönüyor. Gençler en başta sahiplenilmeyi istiyor. Aileler de bunları gözeterek evlatlarını gönderiyorlar. Kaymakamlık ve belediye ve sivil toplum kuruluşlarımızın bu konuya hassasiyet göstermelerini bekliyoruz” dedi. İLÇEMİZ SAHİP ÇIKMALI Çarşıbaşı Meslek Yüksekokulunda bu duyarlılık ve dengelerin sağlanması halinde çok yakında rekabet ortamı oluşarak başarının yükseleceğini vurgulayan Âşıkkutlu, “Çarşıbaşı ilçemizde geleceğin mesleklerine yönelik en favori bölümlerimiz yer alıyor. Şu anda bu meslek yüksekokulunu teknik bir altyapı şeklinde kabul ederek Bilgisayar ve Bilişim Bilimleri Fakültemizi aktif ediyoruz. Buradaki bölümler geleceğin mesleklerine yönelik çok önemli bir cazibe merkezi olacak. Devir teslim törenimizi de Mevlid Kandilinde yapıyoruz. Bunda da bir hayır olduğuna inanıyoruz. Hasan Karal Hocamız kurulumdan bugüne meslek yüksekokulumuz için gerek idari, gerekse akademik olarak başarılı olmuştur. Bugün de gönül huzuru ile alnının akıyla görev teslim etmenin gururunu yaşıyor. Meslek yüksekokulumuzun bugünlere gelmesinde gösterdiği katkılar ve başarılardan dolayı kendisine teşekkür ediyoruz. Çarşıbaşı Meslek Yüksekokulumuzdan proje tabanlı ve gelişim odaklı etkin çalışmalar bekliyoruz. Süreçte özellikle Hüseyin Serencam Hocamızın bizi teknik olarak rahatlatan çalışmaları olmuştur. Atilla Çimer Hocamızın da idari ve akademik büyük katkıları olmuştur. Buradaki ortak iradenin yansımalarını somut olarak bekliyoruz. Bu vesile ile görevi devralan Lokman Şılbır Hocamıza da başarılar diliyoruz” dedi. Rektörümüz ayrıca, Çarşıbaşı Meslek Yüksekokulu’nun kuruluşunda ve yapısal dönüşümündeki katkıları nedeniyle Kobya ailesine de teşekkür etti. 271 ÖĞRENCİYE BURS Daha sonra söz alan Çarşıbaşı Belediye Başkanı Mümin Nuhoğlu ise üniversite öğrencilerine doğrudan dokunacak pozitif projeler hazırladıklarını bildirdi. Doğu Karadeniz’in en büyük millet bahçesini Çarşıbaşı ilçesine kazandırma hazırlığında olduklarını belirten Nuhoğlu, “Millet bahçesinin yanı sıra pek yakında meslek yüksekokulumuza yakın mesafede 160 dairelik bir barınma yeri, site yapımı planlıyoruz. Okulumuz sayesinde ilçemizin tanıtımı ve tercih edilirliği artırılmış olacak. Yerel idare olarak üniversite öğrencilerinin buraya gelip bir girdi bırakmasını hiç hesaplamıyoruz. İlçemizin imaj ve tanıtımına, kültürüne önem veriyoruz. Kabuklaşmış sıkıntılardan uzaklaşmak istiyoruz. Halihazırda ilçe olarak 271 öğrenciye burs veriyoruz. Buradaki kültürün değişmesi ve gelişmesi için kendilerini önemsiyoruz. Burada herkes balıkçılıkla uğraşıyor. Küçük bir ilçeyiz fakat bugün Trabzon’un katma değer üretiminde baştan üçünü sıradayız. Devletinden fazla bir şey beklemeyen bir yapımız var. Okulları, sağlık ocaklarını hayırsever insanlarımız yapmış. Bu vesile ile biz de hayırsever Kobya ailesine teşekkür ediyoruz. Ayrıca ilçenin kesimindeki arazinin üniversite tarafından gelişim alanı olması için talebimiz var; bu 7 dönümlük arazinin üniversitenin gelişim alanı olarak projelendirilmesini istiyoruz” diye konuştu. Çarşıbaşı Kaymakam Vekili İsmail Koçdoğan da törende yaptığı konuşmada “İlçemizde bilgisayar destekli bir meslek yüksekokulu bulunması büyük avantaj. Eğitime önem veriyoruz. Yüksekokulun burada kurulması sürecinde emeği geçenlere teşekkür ediyoruz. Belediyemize, üniversitemize, Kobya ailesine ve Çarşıbaşı ilçesine müteşekkiriz. İlçemizde bir meslek yüksekokulu olmasından dolayı buradaki insanların da mutlu olduğunu biliyorum. Devir teslim töreninde de bugüne kadar yaptığı hizmetler ve verdiği emekler için Hasan Karal Hocamıza teşekkür ediyoruz. Kurucu olmak en zorudur. Nasıl başlarsa öyle gider. Hasan Hocamız bu koordinasyonu son derece iyi yaptı. Biz de bu aşamadan sonra yapabileceğimizin en iyisini yapacağız, bu anlamda da kamu kurumlarımızın emrindeyiz. Lokman hocamıza başarılar diliyoruz. Umuyoruz ki kısa zamanda meslek yüksekokulumuz projeci, yarışmacı bir yüksekokul olarak Türkiye’de isim yapar” ifadelerini kullandı. Devir teslim töreninde daha sonra Çarşıbaşı Meslek Yüksekokulu’nun ilk kuruluş günlerinden bugünlere gelinceye kadar geçen süreci anlatan slayt gösterisi sunuldu. Karşılıklı çiçek, plaket ve hediyelerin verilmesinin ardından hayırsever Kobya ailesi adına konuşan Duygu Kobya da Çarşıbaşı ilçesinde yakalanan birlik beraberlik duygusu sayesinde ülke ve dünya çapında akademik başarılara imza atacaklarını söyledi. -
22.09.2023
Başkonsolos Japaridze'nin Veda Yemeğine Katıldık
Gürcistan Demokratik Cumhuriyeti Trabzon Başkonsolosu Gela Japaridze'nin görev yerinin değişmesi nedeniyle Nihat Usta Köfte Salonunda onuruna bir veda yemeği düzenlendi. Yemekte dostları ve sevenleri ile Trabzon'da birlikte çalıştığı isimler ve kurum-kuruluş temsilcileri Japaridze'yi yalnız bırakmadı. Son derece sıcak ve samimi bir havada geçen yemekte Üniversitemizi Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer temsil etti. Dost ve komşu Japaridze'nin Trabzon'da görevde bulunduğu süre içerisinde turizm temsilcileri ve bürokrasi ile pozitif bir sinerji oluşturduğunu ifade eden Çimer, güleryüzlü Başkonsolosun özellikle üniversiteler ve spor kulüpleri ile güçlü bağlar kurduğunu dile getirerek Trabzon'a katkılarından dolayı kendisine teşekkür etti. Veda yemeğine katılanlar da Trabzon'daki başarılı çalışmaları nedeniyle ülkesi tarafından taltif atamasına layık görülen Japaridze'ye bundan sonraki görev yerinde yeni başarılar diledi. Yemek, karşılıklı hediyelerin ardından sona ererken Rektör Yardımcımız da Başkonsolosa bir anı plaketi takdim etti. Japaridze'nin Ekim ayından itibaren Atina Büyükelçisi olarak görev yapacağı belirtildi. -
18.09.2023
YÖKAK İzleme Takımı Üniversitemizde
Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) İzleme Programları kapsamında Üniversitemizi ziyaret etti. Dört kişiden oluşan YÖKAK İzleme Takımı, Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, Rektör Yardımcılarımız Prof. Dr. Atilla Çimer, Prof. Dr. Hasan Karal, Prof. Dr. Hüseyin Serencam, Genel Sekreterimiz Doç. Dr. Ufuk Töman, Kalite Komisyonu ve Senato üyelerimiz ile görüşerek teknik konularda temaslarda bulundu. İzleme Takımına üyelerine, Üniversitemizin kalite güvencesi ve Planla-Uygula-Kontrol et-Önlem al (PUKÖ) döngüsü bağlamında yapmış olduğu çalışmalara ilişkin bir sunum gerçekleştirildi. Kurumsal İç Değerlendirme Raporu (KİDR) ve Kurumsal Geri Bildirim Raporu (KGBR)’na da yer verilen sunumda “geliştirmeye açık yönler” ele alındı. İzleme Takımı ve Komisyon Üyelerinin fikir alışverişinde bulunduğu toplantıda kalite kültürünün Üniversitemizde yaygınlaştırılmasını temin edecek değerlendirme ve öneriler görüşüldü. -
15.09.2023
Üniversitemize İki Yeni Fakülte Kurulmasına Onay Verildi
15 Eylül 2023 Tarihli ve 32310 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Üniversitemiz bünyesinde iki yeni fakülte kuruldu. Böylece fakülte sayımız 9’a yükseldi. Yeni kurulan fakültelerle birlikte Üniversitemiz bünyesinde bulunan 9 Fakülte, 2 Enstitü, 1 Devlet Konservatuvarı, 2 Yüksekokul ve 7 Meslek Yüksekokulu ile akademik gelişimini sürdürüyor. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, yaptığı açıklamada: “Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Üniversitemiz bünyesinde bulunan İktisadî İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi yerine bölgemizde ilk olan Siyasal Bilgiler Fakültesi ile İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi kurulmuştur. Üniversitemize, şehrimize ve ülkemize hayırlı olsun. Tensipleriyle yeni fakültelerimizin kurulmasına onay veren Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, YÖK Başkanımız Sayın Prof. Dr. Erol Özvar ve ekibine, ilimiz milletvekilleri ve idari mercileri ile süreçte katkıları bulunan tüm paydaşlarımıza en kalbî şükranlarımı sunuyorum. Bölgesel kalkınma odaklı tematik üniversite anlayışı içinde dengeli ve istikrarlı büyüme hedefimiz doğrultusunda üniversitemizi geliştirecek yeni adımlar atmaya devam edeceğiz” dedi. -
15.09.2023
Akademik Birimler Bologna Koordinatörleri Toplantısı Gerçekleştirildi
Üniversitemiz Bologna Koordinatörlüğü birimi tarafından düzenlenen Trabzon Üniversitesi Akademik Birimler Bologna Koordinatörleri Toplantısı Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu başkanlığında gerçekleştirildi. Senato Toplantı Salonu’nda gerçekleşen toplantıya Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer, Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Hasan Karal, Üniversitemiz Bologna Koordinatörü Prof. Dr. Tuncay Özsevgeç, koordinatör yardımcıları ile Üniversitemizin akademik birimlerinin Bologna Sürecinden sorumlu yöneticileri katıldı. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu ve sonrasında Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer’in konuşmalarından sonra hazırlanan ‘Ders Bilgi Paketi Hazırlama ve İyileştirme Kılavuzu’ Prof. Dr. Tuncay Özsevgeç tarafından katılımcılara tanıtıldı. Üniversitemizin kalite yönetimini sürekli hale getirmek amacıyla sürdürülebilirlik anlayışı kapsamında programların ve ders bilgi paketlerinin nitelikli hazırlanmasına yönelik bilgilerin, tecrübelerin ve önerilerin paylaşıldığı toplantı yaklaşık 2 saat sürdü. Üniversitemiz mezunlarının sahip olacakları yeterliliklerle ulusal ve uluslararası alanda aranan nitelikli kişiler olabilmeleri için Bologna Uyum Sürecinin ve ders bilgi paketlerinin öneminden bahsedildi. Üniversitemizdeki bütün programların, Üniversitemizin misyon, vizyon ve hedefleri doğrultusunda iç ve dış paydaşların görüşlerini de dikkate alarak 21. yüzyıl becerileri ile donatılmış bir mezun profilinin amaçlandığının vurgulandığı toplantıda yapılması gerekli olan iyileştirme çalışmalarından da bahsedildi. Toplantı soru-cevap bölümünün gerçekleştirilmesiyle sona erdi. -
13.09.2023
Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezimiz Çıtayı Yükseltti
Üniversitemiz Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezi’nde yapılan güncel değerlendirme toplantısı Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu ve Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Hasan Karal’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Merkeze büyük önem veren ve çalışmaları yakından takip eden Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu toplantıda yaptığı konuşmada, “Teknolojiye ihtiyacı olanlar burada geliştireceğimiz projeleri mutlaka bulacaklardır” dedi. LOKOMOTİFİMİZ TEKNOFEST TRÜ Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezinde düzenlenen teknoloji toplantısına akademisyenlerimiz yoğun katılım ve ilgi gösterdi. Yapay zeka ve robotik kodlama tekniklerini kullanarak yeni projeler üretmek için bir araya gelen hocalarımız Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu’ya da yüksek motivasyon verdi. Rektörümüz burada yaptığı değerlendirmede, “Başta TÜBİTAK olmak üzere birçok saygın paydaş kurumla birlikte hareket ediyoruz. Bu hareketlerimizi izlemenizi tavsiye ediyoruz. Burada kişisel ya da gruplar halinde çalışabilirsiniz. Projelerinize öğrencilerinizi dahil edebilirsiniz. Dünya çapında en önemli havacılık ve uzay teknolojileri festivali olarak Teknofestlerde yer edinme hedefimiz var. Çıtayı mümkün olan en üst düzeyde tutarak ilerleyeceğiz. Teknolojide sınır tanımayan bir dünyanın parçasıyız. Aklı-hayali zorlayan projelere tanıklık ediyoruz. Biz de bölgede tek olan Robotik Kodlama ve Yapay Zeka Merkezimizde bu gelişimi, bu katkıları görmek istiyoruz. Burada filizlenecek projelerin dünya çapında marka bir ürüne dönüşmesi asla hayal değil. Böylelikle hem insanlığa kalıcı faydalar sunmuş olacak, hem de bilim ve akademi dünyasına hoş bir bir sadâ bırakmış olabiliriz” dedi. TEKNOLOJİ ORTADA KALMAZ Akademisyenlerin yoğun ilgisinden memnuniyet duyduğunu dile getirerek katılımcılara teşekkür eden Rektörümüz, yakın gelecekte tekrarlanması planlanan geniş kapsamlı Teknofest organizasyonunda Trabzon Üniversitesi olarak en güçlü şekilde yer almak için sosyal, teknik, mekanik, elektronik ve yapay zeka inovasyonuna dönük nitelikli her türlü projeye tam destek vereceklerini bildirdi. “Bilim dünyasında ve teknoloji arenasında hiçbir yeni proje görmezden gelinmiyor” diyen Âşıkkutlu, “Bu gösteri alanlarının başında Türkiyemizin yüzakı festivali Teknofest’ler geldiği için her türlü alanda ve sektörde proje üretenler en çok da buralarda boy gösteriyor. Geliştireceğiniz herhangi bir ürün veya hizmetle ilgili en küçük şüpheniz, endişeniz olmasın. Kimi ilgilendiren bir ürün ortaya çıkardıysanız, orada gelip sizi buluyorlar. Destekliyorlar. Yönlendiriyorlar. Nihayet paydaşlarla buluşturuluyorsunuz. Müzik, resim, sağlık, mühendislik, bilişim ya da savunma. Üretiminiz hangi sahada ise bu kolaylıkla marka bir ürüne dönüşebiliyor. Bu iradeyi ortaya koyarsak sonuç güzel olacaktır” şeklinde konuştu. TAM ZAMANLI PROJE ÜRETİMİ Toplantıda Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezi Müdürümüz Doç. Dr. Ali Kürşat Erümit ve Müdür Yardımcımız Dr. Öğretim Üyesi Alper Şimşek merkezde tam zamanlı çalışma dönemine geçildiği müjdesini verirken, “Dersler, danışmanlık, istişare ve projelendirmeler için haftanın şu günü şu saatte şeklinde bir sınırlamamız olmayacak. Hocalarımız, isterlerse projeye dahil ettikleri öğrencilerle burada buluşabilecek ve projelerini burada geliştirme imkanı bulabilecek. Ayrıca 16 Ekim’den itibaren de ikinci dönem robotik kodlama ve yapay zeka derslerimiz başlayacak” açıklamasını yaptılar. Toplantıya merkez müdür ve müdür yardımcılarımızın evsahipliğinde Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu’nun yanı sıra yapay zeka ve robotik kodlama projelerinin idari direktörlüğünü yürüten Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Hasan Karal da katıldı. İdari ve teknik konularda önemli bilgiler veren Karal, merkeze yakın ilgi ve katkılarından dolayı Rektörümüzden özel teşekkür aldı. Öğr. Gör. Merve Aydın ise merkez birimlerinin çalışmaları ile ilgili olarak gelinen son aşama hakkında kapsamlı bir içerik sundu. Kapsamda neler var? TRÜ Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezi’nin bahse konu planlaması içerisinde katılımcılar Proje Özeti, Projenin Genel Hedefi ve Amacı, Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezi Birimleri, Merkezdeki Hizmetler, Verilecek Dersler ve Kurslar, Türkiye ve Dünya’da Yapay Zeka Örnekleri, Milli Eğitim Bakanlığı ve Paydaş Kuruluşlarla Yapılacak Hizmetler ile Teknofest programlamaları konularında bilgilendirildi. Sahasında ülke çapında birkaç akademik teknolojik üretim merkezinden biri olarak gösterilen ve teknik olarak da büyük önem atfedilen Trabzon Üniversitesi Yapay Zeka ve Robotik Kodlama Merkezi’nin orta vadeli planlaması çerçevesinde ise Yapay Zeka ve Robotik, Temel Veri Bilimi, Temel Bilgi Teknolojileri, Temel Robotik Kodlama, İleri Robotik Kodlama, Eğitimde Robot Programlama, Temel Otonom Araç Tasarımı, Robot İşletim Sistemine Giriş, Dijital Çizim ve Animasyon, Web Tasarımı ve Programlama, 3D Tasarım ve Modelleme, Grafik Tasarım konularında eğitim verilmesi hedefleri yer alıyor. -
12.09.2023
Kalite Komisyonu Üyeleri Bir Araya Geldi
Üniversitemiz Kalite Koordinatörlüğü birimi tarafından düzenlenen Kalite Komisyon Toplantısında kurumsal niteliğin artırılması konusunda yol haritası çizildi. Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer Başkanlığında senato toplantı salonumuzda düzenlenen programa Genel Sekreterimiz Doç. Dr. Ufuk Töman, Üniversitemiz Kalite Koordinatörü Doç. Dr. Selcen Sarı Aytekin ve kalite kurullarımızda görevli öğretim elemanları ile üye öğrenci temsilcileri katıldı. Kısa adı YÖKAK olan Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından 18 Eylül 2023 günü Üniversitemizde yapılması planlanan ziyaret öncesinde kalite komisyonu üyelerinin bir araya geldiği program yaklaşık 3 saat sürdü. YÖKAK Trabzon Üniversitesi yönetici temsilcimiz olarak konuşan Rektör Yardımcımız Prof. Dr. Atilla Çimer; teknik, akademik ve idari insan kaynaklarında kalite kriterlerine ilişkin idari beklentileri içeren güncel bir sunum gerçekleştirdi. -
11.09.2023
Yeni Eğitim-Öğretim Dönemi Açılış Törenine Katıldık
2023-2024 Eğitim-Öğretim Yılı düzenlenen resmi törenlerle başlarken Trabzon genelinde 635 okulda 143 bin 232 öğrenci ders başı yaptı. Valilikçe düzenlenen törene Üniversitemiz adına Rektör Vekilimiz Prof. Dr. Atilla Çimer katıldı. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı ilk ve orta dereceli okullarda Yeni Eğitim-Öğretim Yılı'nın başlaması dolayısıyla Trabzon Valiliği ve Ortahisar Zehra Kitapçıoğlu İlkokulu bahçesinde törenler düzenlendi. Programlarda Trabzon Valisi Aziz Yıldırım, Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, Ortaöğretim Genel Müdürü H.İbrahim Topçu, İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Uygun ve öğretmenlerle veliler ve öğrenciler bir araya geldi. Rektör Vekilimiz Prof. Dr. Atilla Çimer de Trabzon Üniversitesi'ni temsilen programlara katıldı. Valilik önündeki resmi törenin ardından Zehra Kitapçıoğlu İlkokulu önündeki programla devam eden açılışta 4. sınıf öğrencilerinin ilk kez okula başlayan 1. sınıf öğrencilerini çiçeklerle karşılaması programa katılanlardan alkış aldı. Okul müdürü Mehmet Aydemir'in ağırladığı protokol mensupları daha sonra sınıfları gezerek öğrencilerle bir araya geldi ve çocuklara eğitim-öğretim hayatları ile ilgili tavsiyelerde bulundu. Buradaki tebrik ve konuşmaların ardından öğrencilerin sunduğu folklor gösterileri büyük beğeni topladı. Tören, gösteri ve konuşmaların ardından okulun ilk gününde öğrencilere başarılar dileyen Rektör Vekilimiz Prof. Dr. Atilla Çimer, özellikle bu dönem okulla ilk kez tanışan miniklerle sıcak bir sohbete daldı. Küçük öğrencilerin merak dolu sorularını cevaplayan Çimer, kendisine gösterilen yakın ilgiden son derece memnun kaldı. İlk zilin çalması nedeniyle bahçe ve derslikleri balonlarla süslenen yeni okullu olmuş miniklerin protokolün ve Rektör Vekilimizin ilgisiyle bir kat daha neşelendikleri dikkatlerden kaçmadı. -
30.08.2023
Üniversitemiz Yeniden TEKNOFEST Sahnesinde
Kısaca TEKNOFEST olarak anılan Türk Havacılık Teknoloji ve Uzay Teknolojisi Festivali Ankara'da törenle başladı. 8. kez yaşanan TEKNOFEST heyecanında Üniversitemiz de yer aldı. Rektörümüz Prof. Dr. Emin Âşıkkutlu, programın renkli ve görkemli açılış törenine katılımının ardından standımızı ziyaret ederek festival ekibimizle görüştü. Ziyaretçileri ağırlayan Rektörümüz üniversitemiz hakkında güncel bilgiler verdi ve burada yaptığı değerlendirmede, "Dünyanın en büyük, Türkiye’nin ilk ve tek havacılık, uzay ve teknoloji festivali TEKNOFEST 2023’te Trabzon Üniversitesi olarak yer almış bulunuyoruz. Daha önce de ziyaretçi rekoru kıran İstanbul TEKNOFEST'e katılmıştık, Ankara'da da varız. “Türk İşaret Dili Çeviri Sistemi (TİD3B)” projesi, programlama eğitimi için özelleştirilmiş 3 boyutlu ortam (KodlaRobo) ile yeni açılan teknik bölümlerimizle ilgili bilgiler sunuyoruz. 5 yıllık bir geçmişe sahip olmasına ve sosyal tabanlı üniversiteler arasında yer almasına rağmen üniversitemizin teknik programlarda nasıl ciddi bir aşama kaydettiğini burada ziyaretçilerimize gösterme fırsatı buluyoruz. TEKNOFEST'ler Türkiyemizin teknolojik yüzakı vizyon projesidir ve yüzü geleceğe dönük projelerin en büyüğüdür. Burada ekibimizle kurumsal olarak yer almak bizim için bir gurur" ifadelerini kullandı. Etimesgut 11. Hava Ulaştırma Üssündeki festivalde teknoloji ve bilim farkındalığı oluşturarak Türkiye’nin bilim ve mühendislik alanlarında yetişmiş insan kaynaklarını artırma ideali öne çıkıyor. TEKNOFEST'e katılan yarışmacılar ilk günden başlayarak birbirinden farklı kategorilerde boy ölçüşüyor. Beş günlük festivalde teknoloji, bilim, havacılık-uçuş gösterileri, ödül törenleri, sergiler, atölye çalışmaları ve etkinliklerle dolu programlar yer alıyor. Türk Yıldızları, SOLOTÜRK akrobasi timleri, AKINCI, HÜRKUŞ ve ATAK Helikopteri gibi milli imkânlarla geliştirilen son teknoloji hava araçlarının gösterilerine sahne oluyor. Festival alanına kayıtlı şekilde giriş yapan ziyaretçiler, çeşitli teknolojileri, simülasyon alanlarını deneyimliyor ve son çıkan teknolojiler hakkında ayrıntılı bilgiye ulaşabiliyor. Üniversitemizin standında “Türk İşaret Dili Çeviri Sistemi (TİD3B)” projesi tanıtılıyor. Stantta programlama eğitimi için özelleştirilmiş 3 boyutlu ortam (KodlaRobo) katılımcıların deneyimine sunuluyor. Devlet adamları, iş insanları, bürokrasi, ordu mensupları, öğrencilerle vatandaşların yanı sıra yurt dışından gelen misafirler de festivale ve Üniversitemiz standına yoğun ilgi gösteriyor.
Toplam 627